İslami Finans ve Teknolojide Güven ve Sürdürülebilirlik

featured

Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Çınar, katılım finans sisteminin işleyişinin anlatılmasının önemine vurgu yaparak, süreçlerin daha anlaşılır hale getirilmesi gerektiğini belirtti. Zirve kapsamında Haliç Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Öğretim Üyesi Sait Bozik moderatörlüğünde “İslam İktisadı ve Katılım Finansında Güven, Teknoloji ve Sürdürülebilirlik” başlıklı bir panel düzenlendi.

TKBB Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Çınar, katılım finans sisteminin işleyişi ve sunduğu değerin tam olarak anlaşılmamasının sorun teşkil ettiğini belirterek, bu konuda farkındalık oluşturulması gerektiğini ifade etti. Çınar, “Mesele bilinmemek değil, yanlış anlaşılmak. Türkiye’de katılım finansa yönelik farkındalık sorunu da tam olarak bu. İnsanlar konuyu bilmiyor değil, yanlış anlıyor. Bu yüzden, sistemin neyi temsil ettiğini doğru anlatmamız gerekiyor. Bunun için teknolojiden ve elimizdeki tüm kaynaklardan yararlanarak süreçleri daha anlaşılır hale getirmeliyiz. Ayrıca herkese aynı dili kullanmak yerine, farklı kesimlere özel iletişim kanalları kurmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

DK Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Esma Karabulut ise sürdürülebilir finansın, İslami finansın da etik, adalet ve eşitlik ilkeleriyle sürdürülebilir kalkınma hedeflerini desteklemeyi amaçladığını belirtti. Karabulut, Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) ilkeleriyle İslam değerleri arasında benzerlikler bulunduğunu vurgulayarak, zekatın ekonomik etkisine de dikkat çekti. “İslam Kalkınma Bankasının tahminlerine göre, dünyada potansiyel zekat hacmi yıllık yaklaşık 600 milyar dolar. Eğer bu kaynak profesyonel ve şeffaf biçimde yönetilirse, zekatın ekonomik etkisi tıpkı bir kelebek etkisi gibi yayılabilir.” şeklinde konuşan Karabulut, sürdürülebilir İslami finans ürünlerinin Türkiye için de önemli olduğunu belirtti.

Ethis Türkiye Yönetici Ortağı Khaled Fouad ise dijital finansta süreçlerin internet üzerinden yürümesi ve karşıda bir insanın bulunmaması nedeniyle, ilişkilerin güvene dayalı kurulabilmesi için farklı araçların devreye girdiğini dile getirdi. Fouad, “Teknoloji güvenin yerini almaz. Tam tersine, güveni kurumsallaştırmamıza yardımcı olur. İnsan unsurunu aradan çıkararak işin özüne odaklanmamızı sağlar. Meseleye tamamen ekonomik bir bakış açısıyla yaklaşırsınız. Bu durumda teknoloji, güveni sahada uygulanan sistemler içine yerleştirmemize yardımcı olur.” şeklinde konuştu.

Göz Atın

 

Benzer Haberler

Bir Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Yazar Para ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!