Kamu kurumlarındaki işçileri kapsayan kamu toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri devam ediyor. Karayolları, demiryolları, elektrik üretim santralleri, bakanlıklar, üniversiteler ve hastaneler gibi birçok kamu kurumunu içeren bu süreçte, işçi tarafını temsil eden TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ ortak zam taleplerini 27 Şubat’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına sunarak görüşmelere başlamıştı. Görüşmeler sırasında, idari maddelerin büyük çoğunluğu müzakere edilmiş ve işçi kesimi, günlük en düşük ücretin bin 800 liraya yükseltilmesi, 2025’in ilk 6 ayı için ücretlere yüzde 50, diğer 6 aylık dönemler için ise yüzde 25 zam yapılması ve üzerine yüzde 10 refah payı eklenmesi talebinde bulunmuştu.
Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS), işçi kesiminin taleplerini masaya yatırmak için yarın işçi tarafıyla bir araya gelecek. Taraflar, yarın sajanst 14.00’te işveren tarafını temsil eden TÜHİS Genel Merkezinde ilk toplantılarını gerçekleştirecekler. İşveren tarafının ise ilk teklifini işçi tarafına sunması bekleniyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, AK Parti grup toplantısı öncesi yaptığı açıklamada, “TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’ten teklifler geldi. Şu an değerlendirme sürecindeyiz. İnşallah bir araya gelip ortak bir noktada buluşacağız” ifadelerini kullanmıştı. Bu açıklamaların ardından görüşmelerin önemli bir aşaması olan işveren tarafının teklif sunma süreci bekleniyor.
Genel olarak, kamu kurumlarındaki işçileri kapsayan toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri, işçi kesiminin talepleriyle işveren tarafının teklifleri arasında denge sağlanması gereken önemli bir süreci ifade ediyor. Her iki tarafın da karşılıklı taleplerini değerlendirerek, adil ve dengeli bir şekilde yeni iş sözleşmelerinin oluşturulması ve kabul edilmesi hedefleniyor. Bu süreçte, taraflar arasında sağlıklı iletişim, uzlaşma ve karşılıklı anlayış önemli bir rol oynamaktadır.
Kamu kurumlarındaki işçileri kapsayan toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri, hem işçi hem de işveren tarafının talep ve beklentilerini karşılayacak adil ve sürdürülebilir bir çözüm bulma amacı taşımaktadır. Bu süreçte, taraflar arasındaki diyaloğun sürdürülmesi ve ortak noktada buluşulması, hem işçi haklarının korunması hem de işverenlerin ekonomik durumunun göz önünde bulundurulması açısından önemlidir. Gözlemlediğimiz kadarıyla, sürecin ilerleyen aşamalarında taraflar arasında uzlaşma sağlanarak, yeni iş sözleşmelerinin hayata geçirilmesi ve tarafların memnuniyeti sağlanması hedeflenmektedir. Bu süreçte, toplu iş sözleşmelerinin her iki taraf için de adil ve dengeli bir şekilde sonuçlanması önem arz etmektedir.