Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dolmabahçe’de gerçekleştirilen Yatırım Danışma Komitesi (YDK) toplantısında açıklamalarda bulundu. Yılmaz, 2002 öncesi yaklaşık 30 yıllık dönemde yalnızca 15 milyar dolar doğrudan yatırım çekilebilmişken, 2003’ten bu yana bu rakamın 282 milyar dolara ulaştığını belirtti.
Ekonomide 22 Yıllık Değişim
Yılmaz, toplantıda Türkiye ekonomisinde son 22 yılda altyapıdan beşeri sermayeye kadar birçok alanda kayda değer gelişmeler yaşandığını kaydetti. 2002 yılında milli gelirin yaklaşık 238 milyar dolar seviyesinde olduğunu, 2024 sonunda bu rakamın 1,4 trilyon dolara doğru yol aldığını söyledi. Aynı süreçte kişi başına gelirin de yaklaşık dört kat artarak 15 bin dolar seviyesine yaklaştığını vurguladı.
Yatırım Girişleri ve Şirketleşme
Yılmaz, 2003’ten itibaren reel yatırım grevlerinin hızlı biçimde arttığını, 2024 yılında uluslararası doğrudan yatırım girişinin 11,3 milyar dolar olduğunu, 2025’in ilk yedi ayındaki yatırım girişlerinin ise 8,4 milyar dolara ulaştığını, yıllıklandırılmış değerde bu rakamın 13,8 milyar dolarla son yılların en yüksek seviyesi olduğunu söyledi.
2002’de yalnızca 5.600 uluslararası sermayeli şirket bulunduğunu; bugün ise bu sayının yaklaşık 87 bine çıktığını söyleyen Yılmaz, bu şirketlerin Türkiye’yi üretimin yanı sıra Ar‑Ge, lojistik, tasarım ve bölgesel yönetim merkezi olarak da konumlandırdığını ifade etti.
Reformlar, Teşvikler ve Gelecek Vizyonu
Yılmaz konuşmasında, Türkiye’nin yatırım ortamını dünya standartlarında bir ekosisteme dönüştürecek reformların uygulandığını kaydetti. Yeni yatırım teşvik sisteminin özellikle yeşil ve dijital dönüşüme öncelik verdiğini, bölgesel kalkınmayı gözettiğini söyledi.
Ayrıca, (2026’dan itibaren) ülkenin 5G ve fiber altyapısının yaygınlaşması, enerji verimliliği, iklim kanunu düzenlemeleri ve karbon ayak izi odaklı yatırımların öne çıkacağını belirtti.
Yılmaz, Haziran 2024’ten itibaren yürütülen dezenflasyon süreciyle enflasyonun 42 puan düşürüldüğünü, hedeflerinin 2026’da yüzde 20’nin altı, 2027’de ise tek haneli enflasyon olduğunu söyledi. ranının beklendiğini belirtti. Ayrıca 2026’da %3,8, 2027’de %4,3 ve 2028’de %5 büyüme hedeflerinin olduğunu söyledi.
Cari açığın milli gelire oranının 2024’te %0,8’e kadar gerilediğini, programda öngörülenden daha iyi bir performans gösterildiğini, 2028’e kadar bu oranın daha da düşerek %1’ler seviyesine ineceğini ifade etti.
Yılmaz, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin hem üretimde hem teknoloji ve yeşil dönüşümde küresel aktör olma iddiasını sürdürdüğünü ve yatırımcı güveninin artmasının bu süreci destekleyeceğini söyledi.
“Türkiye 2003’ten bu yana 282 milyar dolarlık yatırım çekti” mesajı, toplantının en dikkat çekici konusu olurken, Yılmaz bu başarının siyasi istikrar ve yatırım ortamındaki iyileştirme adımlarıyla mümkün kılındığını belirtti.